to shoot (an arrow)

listen to the pronunciation of to shoot (an arrow)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to shoot (an arrow) в Английский Язык Турецкий язык словарь

loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

Bu ayakkabılar biraz gevşek. - These shoes are a little loose.

İyi bir vuruşcu olmak için, gevşek tutmalısın ve içgüdünü izlemelisin. - To be a good batter, you've got to hang loose and follow your instincts.

loose
{s} bol

Bu ceket üzerimde bol görünüyor. - This coat looks loose on me.

Pantolonum çok bol, çünkü çok kilo verdim. - My pants are very loose because I've lost much weight.

loose
{s} serbest

Kız kuşu serbest bıraktı. - The girl let the bird loose.

O, köpeği bahçede serbest bıraktı. - He let the dog loose in the yard.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
Английский Язык - Английский Язык
loose
to shoot (an arrow)
Избранное