to secretly or discreetly track or follow another, to keep under surveillance

listen to the pronunciation of to secretly or discreetly track or follow another, to keep under surveillance
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to secretly or discreetly track or follow another, to keep under surveillance в Английский Язык Турецкий язык словарь

shadow
{i} gölge

Onun duvardaki gölgesi üzgün görünüyordu. - His shadow on the wall looked sad.

O, hastalığından sonra, eski halinin sadece bir gölgesidir. - After her sickness, she's only a shadow of her former self.

shadow
(Askeri) keşif uçağı
shadow
bozmak
shadow
keder
shadow
gizlice izlemek
shadow
{f} gölgele

Tom gölgelerde saklanıyordu. - Tom was hiding in the shadows.

Kendilerini gölgelerde sakladılar. - They hid themselves in the shadows.

shadow
hayalet

Hayaletlerin gölgeleri var mı? - Do ghosts have shadows?

shadow
ayrılmaz arkadaş
shadow
nebze
shadow
birinin peşinden ayrılmayan kimse
shadow
{f} tasavvur etmek
shadow
{i} hüzün
shadow
{i} (of) zerre kadar, en ufak bir
shadow
gözcü
shadow
{f} belli etmek
shadow
akis
shadow
(Tıp) Normal rengini kaybetmiş soluk eritrosit (hemoliz sonucu)
shadow
{i} kayırma
shadow
(isim) gölge, karanlık, karartı, siluet, hayal, hayalet, zerre, iz, can yoldaşı, peşinden ayrılmayan hayvan, hüzün, keder, rahatsız eden duygu, koruma, kayırma
Английский Язык - Английский Язык
shadow
to secretly or discreetly track or follow another, to keep under surveillance

    Расстановка переносов

    to se·cret·ly or dis·creet·ly track or fol·low another, to keep un·der sur·veil·lance

    Произношение

Избранное