Tom'u tatmin etmek zor.
- Tom is hard to satisfy.
Politikamız müşterilerimizi tatmin etmektir.
- Our policy is to satisfy our customers.
Bu projeler bir sürü yeni ve yenilikçi içerik ve fikirler sunuyor.
- Those projects offer a lot of new and innovative content and ideas.
Küçük kozmetik detaylar hakkında endişelenerek zaman kaybetmektense web sitemiz için içerik yaratarak zamanımızı harcamalıyız.
- We should spend our time creating content for our website rather than wasting time worrying about minor cosmetic details.
Tom evrak çantasının içindekileri masaya döktü.
- Tom dumped the contents of his briefcase out on the table.
Kupada bir çatlak var bu yüzden içindekiler sızıyor.
- There's a crack in the cup so the contents are leaking.
Tom'u memnun etmek imkansız.
- Tom is impossible to satisfy.
Herkesi memnun etmek zordur.
- It is difficult to satisfy everyone.
Seni karşılamak için seçildim.
- I was chosen to satisfy you.
Tom'un mutlu olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is contented.
Tom mutlu görünüyordu.
- Tom seemed contented.
Tom çok hoşnut görünüyor.
- Tom looks very content.
Çok hoşnut görünüyorsun.
- You look very content.
Bu Tom'u tatmin etmedi ve onlar arasındaki ilişki soğudu.
- This did not satisfy Tom, and the relationship between them cooled.
Çözümün zaman alacağı konusundaki açıklaması kimseyi tatmin etmedi.
- His explanation that a solution would take time didn't satisfy anyone.
Onun yüzünde bir memnuniyet görüntüsü belirdi.
- A look of contentment appeared on his face.
Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir.
- No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.
Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir.
- No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.
Onun yüzünde bir memnuniyet görüntüsü belirdi.
- A look of contentment appeared on his face.
Doyurucu bir yemekti.
- It was a satisfying meal.
The complex numbers satisfy \exists x:x^2+1=0.