Onun teklifini reddetmekten başka elimden bir şey gelmedi. - I couldn't help but turn down his offer.
Onun teklifini reddetmekten başka elimden bir şey gelmedi.
I couldn't help but turn down his offer.
Onun yardımı reddetmekle hata yaptın. - You were wrong to turn down his help.
Onun yardımı reddetmekle hata yaptın.
You were wrong to turn down his help.
Turn down the blankets to let them air out.