Yağmur bir piknik ertelemesi gerektirdi. - The rain necessitated a postponement of the picnic.
Yağmur bir piknik ertelemesi gerektirdi.
The rain necessitated a postponement of the picnic.
Böyle bir hakaretin bir yanıt gerektireceğini sanmıyorum. - I don't think that such an insult necessitates a response.
Böyle bir hakaretin bir yanıt gerektireceğini sanmıyorum.
I don't think that such an insult necessitates a response.