to recommend; to seek confidence or favor in behalf of

listen to the pronunciation of to recommend; to seek confidence or favor in behalf of
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to recommend; to seek confidence or favor in behalf of в Английский Язык Турецкий язык словарь

wish
{f} dilemek

Özür dilemek istiyorum. - I wish to say a word of apology.

Sana iyi şans dilemek için geldim. - I came to wish you good luck.

wish
{i} arzu

Benim arzuma boyun eğmesi için onu zorladım. - I forced him into complying with my wish.

Tanrı ile konuşma arzusu saçmadır. İdrak edemediğimiz birisiyle konuşamayız. - The wish to talk to God is absurd. We cannot talk to one we cannot comprehend.

wish
{i} dilek

Üçüncü dilek mi? Adam şaşırdı. Birinci ve ikinci dileği dilememişsem, o nasıl üçüncü dilek olabilir ki? - Third wish? The man was baffled. How can it be a third wish if I haven't had a first and second wish?

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

wish
{i} istek

O, ebeveynlerinin isteklerine karşı çıktı ve yabancı ile evlendi. - She went against her parent's wishes, and married the foreigner.

Onun isteklerinin aksine o onu yakarak kül etti. - She cremated him against his wishes.

wish
{f} dile

Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur. - There were times when Tom wished he hadn't married Mary.

Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam. - I wish I were what I was when I wished I were what I am.

wish
{f} 1. Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
{i} isteme

Hanako'nun Taro ile evlenmek istemediği açıktı. - It was clear that Hanako did not wish to marry Taro.

Romalılar, imparatorluğun çöküşünü istemedi, ama oldu. - Romans did not wish for the fall of their empire, but it happened.

wish
Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
istemek

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir. - Jane wishes she could see sumo in England.

wish
{i} umut
wish
{f} umut etmek
Английский Язык - Английский Язык
wish
to recommend; to seek confidence or favor in behalf of

    Расстановка переносов

    to recommend; to seek con·fi·dence or fa·vor in be·half of

    Произношение

Избранное