Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to put an end to; to do away with

listen to the pronunciation of to put an end to; to do away with
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to put an end to; to do away with в Английский Язык Турецкий язык словарь

put an end
son vermek

Ben tartışmaya bir son vermek istiyorum. - I want to put an end to the quarrel.

Bilim adamları AIDS'e son vermek için harıl harıl çalışıyorlar. - Scientists are working hard to put an end to AIDS.

abate
sağ
abate
zayıflamak
abate
aşağı varmak
abate
indirmek
abate
hafiflemek
abate
ortadan kaldırmak
abate
zayıflatmak
abate
aşağı salmak
abate
tenzil etmek
put an end
son verdi
put an end
(Bir) son vermek
abate
{f} azalmak; hafiflemek: The wind had abated. Rüzgâr hafiflemişti
abate
{f} azaltmak
abate
abate hafifle
abate
(Tıp) Azaltmak, dindirmek (ağrı); Azalmak, dinmek, hafiflemek
abate
(Mukavele) indirmek, azaltmak, hafifletmek
abate
(Askeri) Ceza indirimi yapmak,azaltmak
abate
kesilmiş yahut indirilmiş meblâğ
abate
{f} azaltmak; hafifletmek: This will abate the fever. Bu ateşi düşürür
abate
(fiil) azaltmak, yatıştırmak, dindirmek, hafiflemek, azalmak; (bir haberin/yayının) çıkmasını yasaklamak (Hukuk)
Английский Язык - Английский Язык
abrogate
abate

to abate a writ.