to purchase an asset; taking a long position

listen to the pronunciation of to purchase an asset; taking a long position
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to purchase an asset; taking a long position в Английский Язык Турецкий язык словарь

buy
{f} satın almak

Erkek kardeşim, bir araba satın almak için yeterince zengindir. - My brother is rich enough to buy a car.

Ne satın almak istiyorsun? - What do you want to buy?

buy
ısmarlamak

Sana bir içki ısmarlamak istiyorum. - I'd like to buy you a drink.

Sana akşam yemeği ısmarlamak istiyorum. - I'd like to buy you dinner.

buy
{i} satın alma

Ne satın almak istiyorsun? - What do you want to buy?

Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam. - I never go out without buying something.

buy
{f} pahasına elde etmek
buy
iştira yapmak
buy
birisine bir şeyi yutturmak
buy
kanmak
buy
kabul etmek
buy
{f} kiralamak
buy
(fiil) satın almak, almak, pahasına elde etmek; rüşvetle elde etmek, kiralamak, inanmak, yutmak, satın alma gücü olmak
buy
{f} yutmak
buy
hisse almak
buy
{i} kelepir
buy
{i} alış, alma
buy
alıcı durumunda olmak
buy
(isim) satın alma
buy
bir şey karşıIığında sağlamak
buy
sa
buy
rüşvetle elegeçirmek
Английский Язык - Английский Язык
buy
to purchase an asset; taking a long position

    Расстановка переносов

    to pur·chase an asset; tak·ing a Long po·si·tion

    Произношение

Избранное