to prove with certainty

listen to the pronunciation of to prove with certainty
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to prove with certainty в Английский Язык Турецкий язык словарь

demonstrate
{f} gösteri yapmak
demonstrate
{f} ispat etmek
demonstrate
{f} kanıtlamak
demonstrate
{f} göstermek

Bir sonraki problemi tahtada göstermek ister misin? - Would you demonstrate the next problem at the board?

Mary'nin kirpilerin üstündeki kitabı onun bu hayvanlara sevgisini göstermektedir. - Mary's book on hedgehogs demonstrates her love for these animals.

demonstrate
{f} göstererek tanıtmak
demonstrate
{f} ispatlamak
demonstrate
açımlamak
demonstrate
gösteren
demonstrate
gösteri

Afganistan'daki durum, Amerika'nın hedeflerini ve birlikte çalışmamız gerektiğini gösteriyor. - The situation in Afghanistan demonstrates America's goals, and our need to work together.

1960'larda, Japon üniversite öğrencileri kendi hükümetlerine karşı gösteri düzenlediler. - In the 1960's, Japanese college students demonstrated against their government.

demonstrate
nümayiş
demonstrate
açıklamak
demonstrate
kullanılışını göstermek
demonstrate
gösteri yapmak/düzenlemek
demonstrate
açıklayarak tanıtmak
demonstrate
ispat et

Öğretmen fikri bir deneyle ispat etti. - The teacher demonstrated the idea with an experiment.

demonstrate
{f} kanıtlamak, ispat etmek: He has demonstrated his loyalty to the firm. Şirkete olan bağlılığını kanıtladı
demonstrate
(örneklerle) kanıtlamak
demonstrate
(fiil) göstermek, örnekle açıklamak, gösteri yapmak; ispat etmek, kanıtlamak, ispatlamak
demonstrate
göster,ispat et
Английский Язык - Английский Язык
{v} demonstrate
to prove with certainty

    Расстановка переносов

    to prove with cer·tain·ty

    Турецкое произношение

    tı pruv wîdh sırtınti

    Произношение

    /tə ˈpro͞ov wəᴛʜ ˈsərtəntē/ /tə ˈpruːv wɪð ˈsɜrtəntiː/
Избранное