to position oneself between an opposing player and the ball

listen to the pronunciation of to position oneself between an opposing player and the ball
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to position oneself between an opposing player and the ball в Английский Язык Турецкий язык словарь

cover
{f} kaplamak

Bu halı bütün yeri kaplamak için yeterince büyük. - This carpet is big enough to cover the whole floor.

Su, yeryüzünün yaklaşık %70'ini kaplamaktadır. - Water covers about 70% of the earth.

cover
örtü

O, arabasının üzerine bir örtü koydu. - He put a cover over his car.

Kadınlar gerçekten oldukça tehlikeliler. Bu konuda ne kadar çok düşünürsem, o kadar çok yüz örtüsünün arkasındaki nedeni anlayabileceğim. - Women really are quite dangerous. The more I think about this, the more I'm able to understand the reasoning behind face covering.

cover
(Tekstil) 1. örtmek, kaplamak 2. muhafaza 3. kapak
cover
üzerini örtmek
cover
istila etmek
cover
üst kapak
cover
bastırmak
cover
silahla korumak
cover
zarf
cover
(yol) katetmek
cover
-e silah tutmak/doğrultmak
cover
(ayrıntıları/vb.) aktarmak
cover
karşılamak

Onun kaybını karşılamak zorundayım. - I have to cover his loss.

O, masrafları karşılamak için yeterli paradır. - That's enough money to cover the expenses.

cover
(Muzik) Düzenleme, aranjman: Belirli sesler, çalgılar veya topluluklar için yazılmış bir eserin, başka sesler, çalgılar veya topluluklar tarafından söylenip çalınabilmesi için o eserde yapılan değişiklik, aranjman
cover
cover crop toprağı muhafaza etmek için kışın ekilen ekin
cover
(Askeri) (AMERİKAN SAVUNMA KURULU) İSTİKAMETE BAK !: İstikamete bakılması için verilen emir veya komut. Ayrıca bakınız: "cover off". COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTME: Kara, hava veya deniz kuvvetleri tarafından, taarruz, savunma, bunlardan biri veya her ikisinin birden tehdidiyle yapılan koruma. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTÜ: Bir bireyi, planı, harekatı, birliği veya tesisi düşman istihbarat çabalarından ve bilgi sızmasından korumak için alınması gereken önlemler. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): DİNLEME: Almaçla sürekli dinleme durumunda olmak. Bu esnada göndermeç kalibre edilmiş durumda bulundurulur ancak derhal kullanılmak üzere hazır olması gerekmez. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTÜ: Tabii veya suni olarak yapılmış sığınak veya korunma yeri. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ARAZİ FOTOĞRAFI: Belirli bir arazi parçasını gösteren fotoğraf veya diğer görüntü kayıtları. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): "BELİRTİLEN MEVKİYE GEÇ": "Avcıları kuvvet/üs ile temas noktası tayin edilen uzaklıkta tut" anlamına gelen bir kod. Ör. B mevkiine geç yirmi yedi ila otuz mil
cover
(isim) örtü; kapak, kap, kaplık, paket; zarf, kılıf; kuver; av yeri; sığınak, bahane
cover
{i} tic. karşılık
cover
{i} bahane
cover
{i} kapak; örtü
Английский Язык - Английский Язык
cover
to position oneself between an opposing player and the ball

    Расстановка переносов

    to po·si·tion one·self be·tween an opposing play·er and the Ball

    Турецкое произношение

    tı pızîşın wʌnself bitwin ın ıpōzîng pleyır ınd dhi bôl

    Произношение

    /tə pəˈzəsʜən ˌwənˈself bēˈtwēn ən əˈpōzəɴɢ ˈplāər ənd ᴛʜē ˈbôl/ /tə pəˈzɪʃən ˌwʌnˈsɛlf biːˈtwiːn ən əˈpoʊzɪŋ ˈpleɪɜr ənd ðiː ˈbɔːl/
Избранное