to pass around; to travel about; to circumnavigate; as, to surround the world

listen to the pronunciation of to pass around; to travel about; to circumnavigate; as, to surround the world
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to pass around; to travel about; to circumnavigate; as, to surround the world в Английский Язык Турецкий язык словарь

surround
{f} etrafını sarmak
surround
{f} kuşatmak
surround
{f} çevrelemek
surround
{i} kuşatma
surround
{i} çevirme
surround
çemberlemek
surround
çevir

Polisler binayı çevirdi. - The police have surrounded the building.

Evin etrafını çevirttik. - We've got the house surrounded.

surround
çevirmek
surround
kuşat

Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı. - Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.

Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum. - I see that I am surrounded by hostile faces.

surround
{i} sürgün avı
surround
kuşatmak ihata etmek
surround
(fiil) etrafını çevirmek, sarmak, etrafını sarmak, kuşatmak, çevirmek, çevrelemek
surround
{f} ask. kuşatmak, sarmak
surround
etraf

Evin etrafını çevirttik. - We've got the house surrounded.

Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm. - I saw them surrounding him.

surround
muhasara etmek
surround
muhit
surround
{i} şöminenin etrafındaki dekorlar
surround
{f} sarmak
surround
çevre

Çoğu kalelerin onları çevreleyen bir hendeği vardır. - Most castles have a moat surrounding them.

Kısa sürede yeni çevreye alıştı. - He soon got used to the new surroundings.

surround
{f} çevrelemek, çevirmek, -in etrafını çevirmek/sarmak
Английский Язык - Английский Язык
surround
to pass around; to travel about; to circumnavigate; as, to surround the world

    Расстановка переносов

    to pass around; to trav·el about; to circumnavigate; as, to sur·round the world

    Произношение

Избранное