to move to action; to stir up; to rouse; to spur or urge on

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to move to action; to stir up; to rouse; to spur or urge on в Английский Язык Турецкий язык словарь
incite: kışkırtmak
incite: teşvik
Konuşmacı insanları isyana teşvik etmeye çalıştı. - The speaker tried to incite the people to rebellion.
incite: {f} kışkırtmak, tahrik etmek; teşvik etmek
incite: körüklemek
incite: fitlemek
incite: fitillemek
incite: kışkırtma
incite: tahrik etmek
incite: kışkırt
incite: kişkirt
incite: {f} dürtmek
incite: tahrik
Suçu işlemesi için onu tahrik ettiler. - They incited him to commit the crime.
incite: kışkrtma
incite: incitementteşvik
incite: körükle/kışkırt
incite: {f} ayartmak
incite: kışkırt,teşvik et
incite: (fiil) dürtmek, teşvik etmek, kışkırtmak, ayartmak, kızıştırmak, tahrik etmek
incite: kışkırtılma

Английский Язык - Английский Язык

Определение to move to action; to stir up; to rouse; to spur or urge on в Английский Язык Английский Язык словарь: incite

to move to action; to stir up; to rouse; to spur or urge on

Расстановка переносов

to move to action; to Stir up; to rouse; to spur or urge on

История

Избранное