Onların arasında Hindistan ve Brezilya dünyanın papayasının yarısından daha fazlasını üretmektedir.
- Between them, India and Brazil produce over half the world's papaya.
Eğilim her zaman daha az işçi kullanarak daha fazla ürün üretmektir.
- The trend is always to produce more products using fewer employees.
Şirket soya sosu ve diğer gıda ürünlerini üretiyor.
- The company produces soy sauce and other food products.
Ada ihracatının %82'si, beşte dörtten fazlası, tarımsal ürünlerdir.
- 82% - more than four-fifths - of the island's exports is agricultural produce.
Benzer sebepler benzer sonuçlar üretirler.
- Like causes produce like results.
Böyle uluslararası birleşme harika sonuçlar doğurdu.
- Such international cooperation produced great results.
Polis fiziksel kanıt göstermekte başarısız oldu.
- Police failed to produce physical evidence.