to make a selection; to decide

listen to the pronunciation of to make a selection; to decide
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to make a selection; to decide в Английский Язык Турецкий язык словарь

choose
seçmek

Şapkasını seçmek uzun zaman aldı. - She took a long time to choose her hat.

Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler. - Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.

choose
seç

Beğendiğin herhangi bir kitabı seçebilirsin. - You may choose any book you like.

Onlardan herhangi birini seçebilirsin. - You may choose any of them.

choose
chooser seçen kimse
choose
seçme

Mutfağı boyamak için bir renk seçmenin bu kadar zor olduğunu asla düşünmemiştim. - I never thought it'd be this hard to choose a color to paint the kitchen.

Arkadaşlarını kendi istekleriyle seçmek istiyorlar. - They want to choose their mates by their own will.

choose
{f} yeğlemek
choose
karar ver/yeğle/seç
choose
{f} ayırmak
choose
{f} istemek
choose
uygun görmek
choose
{f} (chose, cho.sen)
choose
iyi bulmak
choose
saylamak
choose
beğenmek
choose
uygun bulmak
choose
seçiniz

Çeviri için teşekkürler. Ama başka bir bayrak seçiniz! - Thanks for the translation. But please choose another flag!

choose
{f} tercih etmek
choose
{f} üstün tutmak
Английский Язык - Английский Язык
choose
to make a selection; to decide
Избранное