to make a sale

listen to the pronunciation of to make a sale
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to make a sale в Английский Язык Турецкий язык словарь

close
{f} kapatmak

Sadece gözlerini kapatmak zorundasın. - You have only to close your eyes.

Onların neden restoranı kapatmak için zorlandıklarından emin değilim. - I'm not sure why they were forced to close the restaurant.

close
{i} son

Sizden sonra kapıyı kapatın. - Close the door after you.

Bir sonraki duyuruya kadar mağaza kapalı. - The store is closed until further notice.

close
{s} bitişik
close
(hava) sıkıntılı
close
kapanış
close
avlu
close
titiz
close
havasız

Bütün pencerelerin kapalı olması nedeniyle o oda çok havasızdı. - It was very stuffy in that room with all the windows closed.

close
kapanmak

Saatler içinde, diğer bankaların çoğu kapanmak zorundaydı. - Within hours, many of the other banks had to close.

Bazı demir yolları kapanmak zorunda kaldı. - Some railroads had to close down.

close
eylemini durdurmak
close
(an application) kapat (uygulamayı)
close
{i} sonuç

Seçim sonuçları son derece yakın. - The election results were extremely close.

close
{f} uzlaşmak
close
{s} sıkı ağızlı
close
{s} kapalı, kapatılmış
close
{f} kapat: adj.yakın
close
yakın birbirine yakın
close
{f} sürgülemek
close
kısımları birbirine yakın
Английский Язык - Английский Язык
close
to make a sale

    Турецкое произношение

    tı meyk ı seyl

    Произношение

    /tə ˈmāk ə ˈsāl/ /tə ˈmeɪk ə ˈseɪl/
Избранное