Sen merak etme. Başlarında nezaretçi bulunacak.
- Don't worry. They will be supervised.
İşinde, 30 çalışanı denetler.
- In her job, she supervises 30 employees.
Aslında domuzlar çalışmadı fakat diğerlerini yönetti ve denetledi.
- The pigs did not actually work, but directed and supervised the others.