Her odayı dikkatlice araştırmak için zamanımız yok.
- We don't have time to search every room carefully.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
Birçok insan altın aramak için Batı'ya gitti.
- Many men left for the West in search of gold.
Birçok insan altın aramak için Batıya yola çıktı.
- Many men set out for the West in search of gold.
Tam bir vücut araştırması için seçileceğimi bir an bile asla hayal etmedim.
- I never for a moment imagined that I'd be singled out for a full body search.
O, hasta bebeği için doktor araştırmaya gitti.
- She went in search of a doctor for her sick baby.
To search the God of loue, her Nymphes she sent / Throughout the wandring forrest euery where .