to leave, evacuate; to leave as empty, to withdraw or come away from

listen to the pronunciation of to leave, evacuate; to leave as empty, to withdraw or come away from
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to leave, evacuate; to leave as empty, to withdraw or come away from в Английский Язык Турецкий язык словарь

avoid
{f} kaçınmak

Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık. - We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.

Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım. - Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.

avoid
önlemek

Jeff ve Mia boşanmayı önlemek için son bir çaba sarfediyorlar. - Jeff and Mia are making a last ditch effort to avoid a divorce.

Lütfen kazaları önlemek için elinizden geleni yapın. - Please try your best to avoid accidents.

avoid
sakınmak

Bir kokarcayı vurmayı sakınmaktan caydım. - I swerved to avoid hitting a skunk.

avoid
{f} savuşturmak
avoid
{f} -den kaçınmak; -den çekinmek
avoid
çekinmek
avoid
içtinap etmek
avoid
fesholunur avoidance sakınma
avoid
alıkoymak
avoid
kurtulmak

Sami, tutuklamaktan kurtulmak için Mısır'a kaçtı. - Sami fled to Egypt to avoid arrest.

avoid
kaçmak
avoid
engel olmak
avoid
yanaşmamak
avoid
{f} -den sakınmak
avoid
{f} uzak durmak
avoid
(fiil) kaçınmak, savuşturmak, sakınmak, önlemek, uzak durmak, korunmak; iptal etmek
avoid
{f} -den kurtulmak; -i önlemek
avoid
{f} korunmak

Soğuk algınlığından korunmak için bol miktarda C vitamini al. - Take lots of vitamin C to avoid catching cold.

Английский Язык - Английский Язык
avoid

And therewith anone cam another knyght of the castell; and he was smyttyn so sore that he avoyded hys sadyll.

to leave, evacuate; to leave as empty, to withdraw or come away from

    Расстановка переносов

    to leave, evacuate; to leave as empty, to with·draw or come a·way from

    Произношение

Избранное