to kid someone.
Lütfen onu diğer çocuklara uzat.
- Please pass it to the other kids.
TV'nin çocuklar için kötü olduğunu düşünüyor musun?
- You think that TV is bad for kids?
Bu çocuk küçük bir şeytan.
- That kid is a little demon.
Üç küçük çocuğum var.
- I have three young kids.
Ben gençken, bir çocuğun sahip olabileceği en modern şey, bir transistör radyoydu.
- When I was young, the hippest thing a kid could own was a transistor radio.
Ben genç bir çocukken annem bana hikayeler okurdu.
- My mother used to read me stories when I was a young kid.
O, caddede çocuklarla çok takılıyor.
- He hangs out a lot with the kids down the street.
Eğer çocuklara göz kulak olursan, temizlenecek takım elbiseni alacağım.
- If you'll keep an eye on the kids, I'll take your suit to be cleaned.
... first loser middle kid you because on that ok it does make me a loser ...
... lifetime limits. They have to let you keep your kid on their insurance ' your insurance ...