Ben karantina altındayım.
- I'm under quarantine.
Hapishanenin tamamı karantinaya alındı.
- The entire prison's been quarantined.
Kasabaya virüs bulaştı ve şimdi karantinaya alındı.
- The town was infected by the virus and is now quarantined.
Hapishanenin tamamı karantinaya alındı.
- The entire prison's been quarantined.