Polis Tom'u sorgulamak istiyor.
- The police want to interrogate Tom.
Diş hekimleri dişlerinizi incelemek için röntgen çekerler.
- Dentists take x-rays to examine your teeth.
Önce bu deneyde kullanılan katalizörü incelemek istiyorum.
- First, I'd like to examine the catalyst used in this experiment.
Seni muayene etmek zorundayım.
- I have to examine you.
Müfettişler incelenmek için bir bardak ve bir çift çorap gönderdi.
- The investigators sent a glass and a pair of socks to be examined.
Başvuru sahibi müfettişi olumlu olarak etkilemişti.
- The applicant impressed the examiner favorably.
Soruyu bütünü ile inceleyin.
- Examine the question in its entirety.
Bir kurbağayı, iç organlarını incelemek için kesip parçalara ayırdık.
- We dissected a frog to examine its internal organs.
Sorgulanmayı sevmiyorum.
- I don't like being interrogated.
Bugün sorgulanmadın, değil mi?
- You weren't interrogated today, right?
Sami bu küçük odada sorguya çekildi.
- Sami was interrogated in this small room.
O bir şüpheliyi sorguya çekti.
- She interrogated a suspect.
The police interrogated the suspect at some length before they let him go.