to injure; to damage

listen to the pronunciation of to injure; to damage
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to injure; to damage в Английский Язык Турецкий язык словарь

defect
{i} bozukluk
defect
{i} kusur

Son araştırmaların gösterdiğine göre, Emmet'in teorisinin uygulanması her zaman kusursuz değildir. - Recent investigations have demonstrated that the application of Emmet's theory is not always without defects.

Bu göz kusuru ameliyatla düzeltilebilir. - This eye defect can be corrected by surgery.

defect
{i} arıza

Arızalar için makineyi kontrol ettiler. - They checked the machine for defects.

Araçlar arızalar için en az her üç ayda bir kontrol edilir. - The vehicles are inspected for defects at least every three months.

defect
eğilmek
defect
döndürmek
defect
dönmek
defect
iltica etmek
defect
{f} ayrıl
defect
temassızlık
defect
(Tıp) Eksiklik noksan, kusur, sakatlık, defekt
defect
(isim) eksiklik, kusur, noksan; özür, sakatlık; bozukluk, arıza
defect
{i} kusur, noksan, eksiklik
defect
{i} noksan
defect
(İnşaat) arıza, hata
defect
{f} sığınmak
defect
{f} döneklik etmek
defect
defekt,v.boz: n.bozukluk
defect
terket
defect
{f} ayrılmak
Английский Язык - Английский Язык
defect
to injure; to damage
Избранное