Biz Tom'un imzalanmış itirafına sahibiz.
- We have Tom's signed confession.
Herkesin imzalanmış bir sözleşmesi var.
- Everyone has a signed contract.
Birleşmiş Milletler Bildirgesi 1945'de imzalandı.
- The United Nations Charter was signed in 1945.
Mektup Tom tarafından imzalandı.
- The letter was signed by Tom.
Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
- Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
- We were tied to our decision because we signed the contract.