Buraya yakın bir askeri üs var.
- There is a military base near here.
Soğuk Savaş döneminde Küba ve Vietnam'da Sovyet deniz ve hava deniz üsleri vardı.
- In the Cold War era, Soviet naval and air bases existed in Cuba and Vietnam.
Biz bazen eylemlerine dayalı olarak diğerlerini yargılarız.
- We sometimes judge others based on their actions.
Bodrum duvarında bazı çatlaklar var.
- There are some cracks in the basement wall.
Simyagerler adi metalleri altına ve gümüşe dönüştürmeye çalıştılar.
- Alchemists tried to transmute base metals into gold and silver.
Simyagerler kurşun gibi baz metalleri altına dönüştürmeye çalıştı.
- Alchemists tried to turn base metals such as lead into gold.
Onun sonucu bu gerçeklere dayanmaktadır.
- His conclusion is based on these facts.
Onun fikirleri onun deneyimine dayanmaktadır.
- His ideas are based on his experience.
Geometri noktalar, çizgiler ve düzlemlere dayalıdır.
- Geometry is based on points, lines and planes.
Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
- Our company's base is in Tokyo.
Corsairfly, Paris merkezli bir havayoludur.
- Corsairfly is an airline based in Paris.
Firstly, I continue to base most species treatments on personally collected material, rather than on herbarium plants.