Bazen çimenlere uzanırım.
- I sometimes lie on the grass.
Köpeğim sık sık çimene uzanır.
- My dog often lies on the grass.
Çocukken çimin üstünde sırtüstü uzanır beyaz bulutlara bakardım.
- As a boy, I used to lie on my back on the grass and look at white clouds.
Köpeğim sık sık çimene uzanır.
- My dog often lies on the grass.
Çayırda rüzgar esiyor.
- The wind is blowing on the grass.
İnekler çayırda ot yiyorlar.
- Cows are eating grass in the meadow.
Tavşanlarımı otla besliyorum.
- I feed my hares with grass.
Biz kilisenin etrafındaki bütün çimenleri ve yabani otları kestik.
- We cut away all the grass and weeds around the church.
He flew at me with his knife, and I had to grass him twice, and got a cut over the knuckles, before I had the upper hand of him.
... lronically, grass seeds become the most important food crops ...
... Some of the species of grass that we are most familiar with ...