to distribute, to hand out

listen to the pronunciation of to distribute, to hand out
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to distribute, to hand out в Английский Язык Турецкий язык словарь

pass out
(deyim) bayılmak

O, yürüyüşten önce hiçbir şey yememişti, bayılmak üzereydi. - Because he hadn't eaten anything before the hike, he was about to pass out.

Ben bayılmak istemiyorum. - I don't want to pass out.

pass out
ölmek

Biraz yiyecek alalım. Sen ölmek üzereymiş gibi görünüyorsun. - Let's get some food. You look like you're about to pass out.

pass out
dağıtmak
pass out
kendinden geçmek
pass out
özünden geçmek
pass out
bayıl

Ben bayılmak istemiyorum. - I don't want to pass out.

O, yürüyüşten önce hiçbir şey yememişti, bayılmak üzereydi. - Because he hadn't eaten anything before the hike, he was about to pass out.

pass out
(Fiili Deyim ) 1- dışarı çıkmak 2- dağıtmak , vermek
pass out
dışarı çıkmak
Английский Язык - Английский Язык
pass out

We'll pass out copies of the agenda.

to distribute, to hand out
Избранное