Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.
- Dad uses fire to roast a chicken.
Fırında kızartılmış tavuğu severim.
- I like roast chicken.
Fırında kızartılmış tavuk, benim en sevdiğim yemeklerden biridir.
- Roast chicken is one of my favorite dishes.
Hepimiz şirket Noel partisinde çok yemek yedik özellikle dana rosto.
- We all pigged out at the company Christmas party, especially on the roast beef.
Paskalya için rosto kuzusu yenir.
- Roast lamb is eaten for Easter.
Kızartma sığır eti, yabanturpu sosu ile lezzetliydi.
- The roast beef was delicious with horseradish sauce.
Bu odada kızartma yapılıyor.
- It's roasting in this room.
Kenya'da, kızartılmış termitler Ugali ile birlikte yenir.
- In Kenya, roasted termites are eaten with Ugali.
Fırında kızartılmış tavuk, benim en sevdiğim yemeklerden biridir.
- Roast chicken is one of my favorite dishes.