İthalatlar için pazarlar geliştirmek için epeyce çaba sarfedilmektedir.
- Many efforts have been make to develop market for imports.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
- The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
Gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelere yardım etmeliler.
- Advanced countries must give aid to developing countries.
Türkiye gelişmekte olan bir ülkedir.
- Turkey is a developed country.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Eğitim potansiyel yeteneklerini geliştirmeyi amaçlamaktadır.
- Education aims to develop potential abilities.
Bu türler, doğal seleksiyonun bir sonucu olarak hastalığa karşı direnç geliştirmiştir.
- This species has evolved resistance to the disease as a result of natural selection.
İnsan, zekasını geliştirdi.
- Human beings evolved their intelligence.
I shall have worked up an appetite with all this heavy work.
Please develop this roll of film.
I need to develop my white-square bishop.
Let's see how things develop and then make our decision.
... fertile continents for people to discover and develop. ...
... which we would help Iran develop medical isotopes for a research reactor in Tehran if they agreed ...