Yurt dışında bir geziye davet edildim, ama ben gitmek istemiyorum.
- I've been invited on a trip abroad, but I don't want to go.
Gezi çok fazla para gerektirir.
- The trip calls for a lot of money.
Bir gezintiye gidelim.
- Let's go on a road trip.
Takılıp düşmemeye çalışıyorum.
- I'm trying not to be trip and fall.
Tom ayağı takılıp düşmemeye çalışıyor.
- Tom is trying not to be trip and fall.