Bodrumda bir ceset var.
- There's a corpse in the basement.
Bir ceset kadar solgunsun.
- You're as pale as a corpse.
Bu şey bir ayı değil. O ölü bir ayı.
- This thing is not a bear. It is the corpse of a bear.
Tom sahilde bir ceset buldu.
- Tom found a dead body on the beach.
Polis bu sabah nehirden bir ceset çıkardı.
- The police fished a dead body out of the river this morning.