Temiz bardakları onları bulaşık makinesinden çıkararak kirletmek istemiyorum.
- I don't want to contaminate the clean glasses by taking them out of the dishwasher.
Temiz bardakları onları bulaşık makinesinden çıkararak kirletmek istemiyorum.
- I don't want to contaminate the clean glasses by taking them out of the dishwasher.
Pirinç arsenik ile kirletilmiş.
- This rice is contaminated by arsenic.
Petrol sızıntısı körfezi kirletti.
- The oil spill polluted the bay.
Fabrikalardan gelen gazlar havayı kirletir.
- Exhaust from factories pollutes the air.