O çocuk dizginlemek zorunda. - That child has to be restrained.
O çocuk dizginlemek zorunda.
That child has to be restrained.
Gözümü korkutmaya çalışmanın faydası yok. - It's no use trying to intimidate me.
Gözümü korkutmaya çalışmanın faydası yok.
It's no use trying to intimidate me.
Tom Mary'yi korkuttu. - Tom intimidated Mary.
Tom Mary'yi korkuttu.
Tom intimidated Mary.