to come together; to meet; to unite

listen to the pronunciation of to come together; to meet; to unite
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to come together; to meet; to unite в Английский Язык Турецкий язык словарь

convene
{f} (toplantıya çağırarak) toplamak
convene
{f} toplantıya çağırmak
convene
{f} (toplantı) yapılmak; toplanmak
convene
(Kanun) mahkemeye celp etmek
convene
toplanmak
convene
buluşmak
convene
toplantıya çağır
convene
mahkemeye celbetmek toplanmak
convene
toplan,toplantıya çağır
convene
(Askeri) MAHKEMEYE CELBETMEK: Mahkeme huzuruna çağırmak
convene
{f} mahkemeye celbetmek
convene
x toplan/toplantıya çağır
convene
{f} toplamak
to come to
gelinmek
to come to
gelmek

Yarın gelmek zorunda kalacaksın. - You'll have to come tomorrow.

Tom Mary'nin onun partisine gelmek istediğini duyduğunda gerçekten memnun oldu. - Tom was really glad to hear that Mary wanted to come to his party.

Английский Язык - Английский Язык
convene
to come together; to meet; to unite

    Расстановка переносов

    to come together; to meet; to u·nite

    Произношение

Избранное