Tom ölümüne korkuyordu.
- Tom was scared to death.
Kocasından ölümüne korkuyordu.
- She was scared to death of her husband.
Yargıç onu ölüme mahkûm etti.
- The judge condemned him to death.
Tom ölüme mahkûm edildi.
- Tom has been sentenced to death.
That's been done to death..