Meselenin püf noktası odur.
- That's the crux of the matter.
Meseleyi senin yargına bırakıyorum.
- I leave the matter to your judgement.
Madde katı, sıvı veya gaz olarak bulunabilir.
- Matter can exist as a solid, liquid, or gas.
Madde üzerinde konuşalım.
- Let's talk over the matter.
Bu konuyu tartışmak için özel bir isteğim yok.
- I have no particular desire to discuss that matter.
Bu kesinlikle özel bir mesele.
- This is strictly a private matter.
Besides, if it had been out of doors I had not mattered it so much; but with my own servant, in my own house, under my own roof.