to bring to an opinion, to influence

listen to the pronunciation of to bring to an opinion, to influence
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to bring to an opinion, to influence в Английский Язык Турецкий язык словарь

persuade
{f} razı etmek
persuade
ikna etmek

Onu seyahati iptal etmeye ikna etmek zor oldu. - It was difficult to persuade him to cancel the trip.

Bu geziyi iptal etmesi için onu ikna etmek zordur. - It was hard to persuade him to cancel the trip.

persuade
{f} ikna etmek, razı etmek: I persuaded him to go
persuade
{f} ikna etmek, inandırmak: I persuaded him that he was wrong. Onu yanıldığına inandırdım
persuade
kafalamak
persuade
ikna et

Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti. - The salesperson persuaded her to buy the dress.

Sanırım onu ikna etmeye çalışmanın bir faydası yok. - I think there is no point in trying to persuade him.

persuade
gönlünü yapmak
persuade
ikna edilebilir

Belki Tom yardım etmek için ikna edilebilir. - Maybe Tom could be persuaded to help.

Bir ya da iki şarkı söylemek için ikna edilebilirim. - I could be persuaded to sing a song or two.

persuade
{f} kandırmak
persuade
persuadablekandırılabilir
persuade
inandırmak
persuade
{f} aklını çelmek
Английский Язык - Английский Язык
{v} persuade
to bring to an opinion, to influence

    Расстановка переносов

    to bring to an opinion, to in·flu·ence

    Произношение

Избранное