Herkesin ağzı açık kalmıştı.
- Everybody was stunned.
Ben konuşmak için çok serseme dönmüştüm.
- I was too stunned to talk.
Tom serseme dönmüş görünmüyordu.
- Tom didn't seem stunned.
Onun güzelliği ile sersemdi.
- He was stunned by her beauty.
Odadaki herkes ne meydana geldiğiyle ilgili sersemledi.
- Everyone in the room was stunned by what happened.
Tom cevap veremeyecek kadar çok sersemlemişti.
- Tom was too stunned to reply.
Onların hepsi biraz sersemlemiş görünüyordu.
- They all looked somewhat stunned.
... Every time I watch them, I'm stunned by the creativity and ...