Tom 100 saat toplum hizmeti yapmak zorundaydı.
- Tom had to perform 100 hours of community service.
Tam vücut tarayıcıları sanal şerit arama yapmaktadır.
- Full body scanners perform a virtual strip search.
Söz vermek bir şeydir, ve diğeri yerine getirmektir.
- It is one thing to promise, and another to perform.
Cumartesi günü benimle bir oyunun canlı performansını görmek ister misin?
- Would you like to see a live performance of a play with me Saturday?
Doktor ameliyatı gerçekleştirdi.
- The doctor performed the operation.
Sıfırdan bir ülke yaratmada bir deney gerçekleştirin.
- Perform an experiment in creating a country from scratch.
The string quartet performed three pieces by Haydn.
It took him only twenty minutes to perform the task.
... perform its duties, you can ask it to check the signatures on the operating system, which, ...
... failed to perform these songs ...