Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Английский Язык - Турецкий язык
Определение to be larger, greater or better than (something) в Английский Язык Турецкий язык словарь
- exceed
- aşmak
- exceed
- {f} sınırı aşmak
- exceed
- {f} aşırıya kaçmak
- exceed
- {f} ileri gitmek
- exceed
- {f} haddini aşmak
- exceed
- (Ticaret) geçme
- exceed
- (Ticaret) aşma
Hız sınırını aşmayın.
-Don't exceed the speed limit.
Hız sınırını asla aşmadık.
-We never exceed the speed limit.
- exceed
- geçmek
- exceed
- geç
Sonunda babasını boy olarak geçinceye kadar, çocuk gittikçe uzadı.
-The boy grew taller and taller, till at last he exceeded his father in height.
Bizim kâr geçen yıl duyurulan en iyimser tahminleri bile aştı.
-Our profits exceeded even the most optimistic estimates announced last year.
- exceed
- ik see you
- exceed
- exceedingly fazlasıyla
- exceed
- (Mukavele) geçmek, aşmak; üstün olmak; haddini aşmak
- exceed
- fevkalâde
- exceed
- aş
Hız sınırını aşmayın.
-Don't exceed the speed limit.
Bu aktrisin muhteşem performansı tüm beklentileri aştı.
-The wonderful performance of this actress exceeded all expectations.
- exceed
- ziyadesiyle
- exceed
- exceeding olağanüstü
- exceed
- ifrata kaçmak
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение to be larger, greater or better than (something) в Английский Язык Английский Язык словарь
- exceed
to be larger, greater or better than (something)
Расстановка переносов
to be larger, Great·er or bet·ter than (something)Resimler
История
Избранное