to be knowing, differ, signify

listen to the pronunciation of to be knowing, differ, signify
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to be knowing, differ, signify в Английский Язык Турецкий язык словарь

skill
{i} beceriklilik
skill
(Askeri) YETENEK, BECERİ, MELEKE, USTALIK
skill
vasıf
skill
el alışkanlığı
skill
hüner
skill
marifet
skill
beceri

Bestenin bu bölümünün biraz gerçek beceriye ihtiyacı var.Bunun piyanoda nasıl çalınacağını öğrenmek uzun zamanımı aldı. - This part of the tune needs some real skill. It took me ages to learn how to play it on the piano.

Amerika'da iken İngilizce becerisini geliştirdi. - He developed his English skill while he was in America.

skill
kesp
skill
ustalık

Aleti ustalıkla idare etti. - He handled the tool skillfully.

skill
{i} kabiliyet
skill
{i} maharet

Çalışan bir adama yaşına göre değil maharetine göre ödeme yapılmalı. - A working man should be paid in proportion to his skill, not his age.

skill
{i} yetenek

Tom yetenekli bir marangozdur. - Tom is a skillful carpenter.

Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler. - Students should develop their reading skills.

Английский Язык - Английский Язык
{v} skill
to be knowing, differ, signify
Избранное