O, müzikle çok ilgilidir.
- She's very interested in music.
Tom okçulukla çok ilgili olduğunu söyledi.
- Tom said that he was very interested in archery.
Her zaman onun makalesini okumaya meraklıyım.
- I'm always interested in reading his column.
Ania bilgisayarlara meraklıdır.
- Ania is interested in computers.
O, birçok şeyle ilgilenmektedir.
- He's interested in many things.
Japon tarihi ile çok fazla ilgilenmektedir.
- He is very much interested in Japanese history.
Seni ilgilendiren bir şey var mı?
- Is there something that interested you?
Ben Esperanto öğrenmek istedim, çünkü beni çok ilgilendiriyordu.
- I wanted to learn Esperanto, because it interested me very much.
... Now, I got interested in physics when I was a child. When I was a child of eight, something ...
... Players that teams in Europe are interested in. ...