Bana kısaca ne olduğunu anlat.
- Tell me, briefly, what happened.
Onu kısaca açıklayabilir misin?
- Can you explain it briefly?
O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi.
- It was tremendously exciting to be in Boston at that time.
Planında olmak istiyorum.
- I want to be in your plan.
Briefly, I am not happy about what happened, but no one will be losing their job.