Biz trafik kazalarını önlemek için gerekli önlemleri almamız gerekir.
- We must take measures to prevent traffic accidents.
Tom kazayı önlemek için bir şey yapmış olamazdı.
- Tom couldn't have done anything to prevent the accident.
Bu durumun tekrar oluşmasını engellemek imkansız.
- It is impossible to prevent this situation from occurring again.
Virüsün daha fazla yayılmasını engellemek için ciddi tedbirler alınmalı.
- Drastic measures must be taken to prevent the further spread of the virus.
Tom Mary'nin orduya katılmasını engellemeye çalıştı.
- Tom tried to prevent Mary from joining the army.
Virüsün daha fazla yayılmasını engellemek için ciddi tedbirler alınmalı.
- Drastic measures must be taken to prevent the further spread of the virus.
Şiddetli yağmur balık tutmaya gitmemizi engelledi.
- The heavy rain prevented us from going fishing.
Hastalık partiye katılmamı engelledi.
- Illness prevented me from attending the party.