El yazısı kullanabilen genç insanların sayısının gitgide azaldığını şaşkınlıkla öğrendim.
- I was amazed to learn that fewer and fewer young people can write in cursive.
Brezilya'ya tek başına gitmesi bizi şaşırttı.
- It amazed us that she had been to Brazil alone.
Sirkler çocukları şaşırttı ve sevindirdi.
- The circus amazed and delighted the children.
Gördüğünde şaşırmıştı.
- He was amazed at the sight.
Uzmanlar da şaşırmıştı.
- The experts were amazed, too.
... And I'm amazed. ...