Işık dünyanın etrafında bir saniyenin 7.5 katı hızında seyahat eder.
- Light travels around the earth seven and a half times a second.
Bir dakikada altmış saniye vardır.
- One minute has sixty seconds.
Tom bize yardım etmek için burada.
- Tom is here to assist us.
Onlar bize yardım etmek için geldiler.
- They came to our assistance.
Onun ikinci oğlu evlendi ve yuva kurdu.
- His second son married and settled down.
Osaka, Japonya'nın ikinci en büyük şehridir.
- Osaka is the second largest city of Japan.
Tom hareketi destekledi.
- Tom seconded the motion.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
- Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.
Mali olarak ressama yardım ettiler.
- They assisted the painter financially.
Bana yardımcı olmak için yolunu değiştirdi.
- He went out of his way to assist me.
İdrar şişesi ile tuvalete gidecek birisine yardımcı olmak için teknik terminoloji nedir?
- What's the technical terminology for assisting someone to go to the toilet with a urine bottle?
Mali olarak ressama yardım ettiler.
- They assisted the painter financially.
Onlar bize yardım etmek için geldiler.
- They came to our assistance.
Eldivenin tekini kaybettim. Şimdi diğer tekiyle ne yapmam gerekiyor?
- I lost a glove. Now what should I do with the second one?
En küçük erkek kardeşimin ilk evliliğinden iki çocuğu var, ve diğer çocuk ikinci evliliğinden.
- My youngest brother has two children from his first marriage, and another child from his second.
A great part of the nobility assisted to his opinion.
He had two assists in the game.
Would you please assist John with learning English.
The foundation gave a much needed assist to the shelter.
... And I think it's a very good idea for Google to assist in ...