Annem bana terbiyeli davranmak zorunda olduğumu söyledi.
- My mother told me I have to behave myself.
O öyle davranmak için çıldırmış olmalı.
- He must be crazy to behave like that.
Kilisede terbiyeli olmak zorundasın.
- You have to behave in the church.
Erkek çocuklar terbiyeli olmak için eğitilebilirler.
- Boys can be trained to behave.
Genç insanlar o şekilde davranmaya eğilimlidir.
- Young people are apt to behave that way.
Lütfen dürüst davran.
- Please behave honestly.
Tell me you will behave and stay here with your father until I return.
My laptop has been behaving erratically ever since you borrowed it.