O kadar çok sigara içmesen iyi olur.
- You had better not smoke so much.
O kadar fazla ödemeye param yetmez.
- I cannot afford to pay so much.
Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
- He hurt his arm lifting so much weight.
Diğerlerine çok fazla bağımlı olmamalısın.
- You must not depend so much on others.
O kadar çok sigara içmesen iyi olur.
- You had better not smoke so much.
Para için o kadar çok kaygılanma.
- Don't worry about money so much.
Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever.
- See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.
Bu kadar gürültü yapmayın.
- Don't make so much noise.
Ben, bir dereceye kadar sizinle aynı fikirdeyim.
- I agree with you to a degree.
Identical twins are so much alike, it is difficult to identify them.