Sana son kez yazdığımdan beri uzun zaman oldu.
- Ha pasado mucho tiempo desde la última vez que te escribí.
Uzun zamandır istediğim fotoğraf makinesi budur.
- Esta es la cámara que he querido por mucho tiempo.
Vakit geçirmek için kart oynadık.
- Jugamos a las cartas para pasar el tiempo.
Plajda arkadaşlarınla vakit geçirebilirsin.
- En la playa puedes pasar tiempo con tus amigos.
Kitap okumak için zamanım yok.
- No tengo tiempo para leer libros.
Randevuya zamanında geldi.
- Él llegó a tiempo a la cita.