Onlar bir saattir burdalar.
- They have been here for an hour.
Tom'u burdan uzaklaştır.
- Get Tom away from here.
Bana bunda yardım etmek için burada olmana memnun oldum.
- I'm glad you're here to help me with this.
Buyrun, bundan bir lokma deneyin.
- Here, try a bite of this.
lütfen burayı imzalar mısınız?
- Could you sign here, please?
Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.
- Tom hopes Mary likes it here.
İşte onun yaşadığı ev.
- Here's the house where he lived.
İşte senin için bir mektup.
- Here is a letter for you.
Yarın ben burada olacağım.
- I will be here tomorrow.
Sonsuza dek burada kalamam.
- I can't stay here forever.
Arabanızı buraya park edemezsiniz.
- You cannot park your car here.
Buraya dün akşam altıda geldik.
- We arrived here at six yesterday evening.
Hey, lütfen bana burada yardım eder misin?
- Hey, could you give me a hand over here, please?
Hey, buradan çıkalım.
- Hey, let's get out of here.