Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
- Two thirds of the students came to the reunion.
Bu şirketteki çalışanların üçte ikisi mühendistir.
- Two thirds of the employees of this company are engineers.
O, üçüncülük ödülünü kazandı.
- He won the third prize.
Üçüncü yıldız belirli bir krala ait oldu.
- The third star belonged to a certain king.
Benim dairem üçüncü katta.
- My flat is on the third floor.
Asansörle üçüncü kata çıktım.
- I rode the elevator to the third level.
Bu hastalıkların yaklaşık üçte biri tedavi edilebilir fakat diğerleri ciddi, hatta ölümcül olabilir.
- About a third of these diseases can be cured, but the others may be serious, or even fatal.
Birlikte büyüdüğüm arkadaşlardan üçte biri öldü.
- One third of the friends I grew up with are dead.
They sing in thirds.
The third tree from the left is my favorite.
Jones came in third.
Now put it into third.
He ate a third of the pie. Divided by two-thirds.
... oxygen-- it's two-thirds oxygen, one-third fuel-- ...
... Two-thirds of those people who are illiterate are women and about 200 to 215 million women ...